Elazığ’da yapılan yatırımların plansız ve verimsiz olduğunu dile getiren CHP’li Erol, devletin Elazığ’a genel bütçeden ciddi kaynak ayırdığını ancak bu kaynakların kent planlaması doğrultusunda değil, siyasi tercihler doğrultusunda harcandığını ifade etti. Yapılan projelerin şehirleşmeye katkı sunmadığını belirtti.

“YATIRIM VAR AMA AKIL YOK”

Erol, Elazığ’a ciddi kamu kaynakları aktarıldığını; ancak bu kaynakların bilimsel, kent planlamasına dayalı biçimde değil, günübirlik kararlarla harcandığını söyledi. “Şehrin gelişimi, nüfus yoğunluğu ve trafik akışına göre değil; siyasi ilişkilerle verilen anlık kararlara göre şekillendirilmiş,” diyen Erol, kamu binalarının bile plansız bir şekilde ve gelişigüzel yapıldığını vurguladı.

Emniyet Müdürlüğü binasının güvenlik zaafiyeti taşıyan bir noktaya yapıldığını hatırlatan Erol, “Ana yola çok yakındı, terör saldırısına uğradı. Daha güvenli bir yere taşıyalım dediler ama yeni bina da yanlış yere yapıldı. Şimdi önüne devasa beton bariyerler konuyor. Bu işin mantığı yok” dedi.

“ADLİYE BİNASI YETMEDİ, KİRALIK EK BİNALARA GEÇİLDİ”

Yeni yapılan adliye binasının birkaç yıl içinde yetersiz kaldığını belirten Erol, bu plansızlığın hem kamu kaynaklarını israf ettiğini hem de vatandaşların kamu hizmetlerine erişimini zorlaştırdığını dile getirdi.

Ulaştırma yatırımlarını da değerlendiren Erol, dev bütçeli Kömürhan Köprüsü’nün sadece birkaç dakikalık ulaşım kolaylığı sağladığını; o kaynakla Pertek Köprüsü inşa edilseydi Elazığ’ın bölgesel bir lojistik merkez haline gelebileceğini ifade etti.

TOKİ konutlarının şehir dışına yapılmasına geçmişte karşı çıktığını hatırlatan Erol, “Ancak 2023 depreminde gördük ki nüfusu tek bir alanda toplamak büyük bir risk. Bu açıdan yer seçimi doğruymuş,” dedi. Erol, bu örneğin kentsel planlamanın ne kadar önemli olduğunu ortaya koyduğunu söyledi.

“BARAJ YANLIŞ YERE YAPILDI”

“2040’a kadar su sorunu yok” ifadeleriyle lanse edilen milyarlık Hamzabey Barajı’ndaki su sorununa da değinen Erol, şu açıklamalarda bulundu:

“Hamzabey Barajı, Ankara’da planlanan bir projedir. Bu, belediyeye ait değil, Devlet Su İşleri’nin (DSİ) projesidir. DSİ bütçesinden milyarlarca lira harcanmıştır. Yapılan açıklamalara göre yalnızca baraj için 6,5 milyar lira harcanmış; Elazığ’a su iletim hattı da eklendiğinde bu rakam yaklaşık 8 milyar lirayı bulmuştur. Ancak bu kadar harcamaya rağmen kalıcı bir çözüm sağlanamamıştır.”

Barajın teknik olarak yanlış bir yere yapıldığını savunan Erol, “İklim krizine bağlı yağış azalması hesaplanmadan, derelerin ve doğal kaynakların barajı ne kadar besleyeceği araştırılmadan, sadece yağmur sularına dayalı bir planlama yapılmıştır. Bu nedenle baraj su tutmamış, üstelik yıllardır su sızıntısı olduğu yönünde iddialar kamuoyunda dile getirilmektedir” dedi.

“MUHALEFETİM YIKICI DEĞİL, YAPICI”

Siyasi anlayışının yalnızca eleştiriye dayanmadığını vurgulayan Gürsel Erol, “Bir hata varsa makul bir dille eleştiririm, çözüm öneririm. Doğruya doğru derim, teşekkür ederim ama daha iyisini de isterim,” diyerek yapıcı muhalefet anlayışını benimsediğini belirtti.